Lucien Febvre’le birlikte Fransız Annales Okulu’nun iki kurucusundan biri olan Marc Bloch’un büyük eseri. Kitap hem Annales Okulunun hem Bloch’un Avrupa, Amerika ve nihayet Türkiye’de tanınmasını, kabul görmesini ve oldukça önemsenmesini sağlayan eserlerin en önde gelenlerindendir. 1939-40 yıllarında yayımlanan kitap, Annales Okulunun toplumsal tarihi siyasi tarihin yerine geçirme gayretinin ürünlerindendir. Febvre’in kavgacı, polemikçi, üniversite ve yayım dünyasında başa geçme amacını taşıyan tarzının ve üslubunun yanında Marc Bloch’un yaklaşımı Febvre’inkini tamamlayan bir sükunet ve metne yönelik hırsı ifade eder. Tabir caizse, Febvre’in açtığı kanaldan Bloch Annales Okulunun tarih yazım tarzını geçirebilmiştir. Sonradan Fernand Braudel ismiyle özdeşleşen Okulun bir noktaya gelmesinde Febvre’le Bloch arasındaki dostluk ve işbirliğinin önemi büyüktür ve bize vereceği dersler de vardır. Feodal Toplum kitabının içeriğine gelince, Bloch bu kitapta feodalizmi bir siyasi rejimden çok bir kültür olarak ele alır ve nasıl işlediğini, insanların hayatını nasıl belirlediğini gösterir. Henri Pirenne’in yolundan giderek Feodaliteyi Müslümanların, Vikinglerin ve Macarların ardı arkası kesilmeyen fetihleri yüzünden Avrupa’nın içine kapanmasına bağlayan Bloch bu oluşumun özgün olmadığını, Uzak Doğuda rastlanabildiğini belirtmekle birlikte kitabının önemli kısmını Avrupa’yla sınırlı Feodalitenin özgün şartlarını incelmeye ayırmıştır.