Grekçe astron (yıldız) ve lambanein (almak, yakalamak) kelimelerinden türemiş olan usturlap (astrolabos), dönemin pek çok pratik ve teorik ihtiyacını gidermek amacıyla kullanılmış bir astronomi aletidir. Temel işlevi olan yıldızların yerlerini belirlemesi ve küresel astronomi problemlerini çözmesi bir yana, irtifa ölçmek, kıble yönü tespit etmek ve gündüz ve gece saatlerini belirlemek gibi amaçlara da hizmet etmiştir. Usturlap dendiğinde, gökyüzünün iz düşümü esas alınarak imal edilmiş olan düzlem usturlap akla gelir. En eski kullanımına dair iddia Eudoxous’u (MÖ 350) işaret eder. Archimedes, Apollonios ve Hipparchos gibi bilginlerce de kullanılmış, İskenderiyeli Theon’un yazdığı eserin çevrilmesiyle birlikte İslam dünyasına girmiştir.
İbrahim el-Fezari’nin ilk usturlabı üretmesiyle birlikte, bu konudaki çalışmalarda kısa zamanda büyük gelişmeler yaşandı. Usturlabın tekniğine dair onlarca kitap yazıldı. Bunlar arasında Abdurrahman es-Sufi’nin yazdığı kitap, halen usturlap üzerine yazılmış en hacimli eser olarak bilinir. Yunan kaynaklarıyla oluşturulan alanda, eleştirel düşünce ve yenilik arayışlarıyla birlikte muazzam bir ilerleme yaşanmasının yanında, yeni usturlap türleri de keşfedilmiştir. Öyle ki, 1000’li yıllarda usturlaba ilgi duyan batılı bilim adamları 9. yüzyılın ilk yarısında yaşayan Maşaallah b. Eseri’nin modeline dayaranak bir literatür oluşturmuş; Kubilay Han ise Cemaleddin adlı bir elçi vasıtasıyla ülkesinde astronomi aletlerine dair bilgilerin öğretilmesi emrini vermiştir.
19. yüzyıla kadar Osmanlı coğrafyasında kullanımına devam edilen usturlabın, müslümanlarca üretilen üç önemli türü bulunuyor. Spiral, cetvel ve kayık gibi usturlap çeşitlerinin kullanıldığı dönemde, Ali b. Halef evrensel usturlap denilen bir çeşit üzerine kapsamlı çalışmalar yapmıştır. Bu alet tek bir disk ve merkez etrafında döndürülebilen cetvel ile, bütün enlem derecelerinde kullanılabiliniyordu. Avrupa’da “sapæa” adıyla bilinen bu aletin sonraki devirlerde birçok kopyası üretilerek, etkisi uzun yıllar devam etmiştir. Müslüman bilginlerce bulunan diğer bir tür ise küresel usturlaptır. Türün mucidi Sinan el-Harrani’dir. Kastilya Kralı X. Alfonso’nun emriyle ortaklaşa yazılan Libros del saber de astronomia adlı eser vasıtasıyla İspanya’da duyulmuş ama Batı bu türü gereğince tanıyamamıştır. Matematik tarihinde, herhangi bir dereceden sayısal denklemlere çözüm bulmasıyla bir çığır açan çizgisel usturlap ise, ünlü matematikçi Şerefeddin et-Tusi tarafından tanımlanmıştır. Bu tür, düzlem usturlabın aktarıldığı bir çubuktan meydana geliyordu. Günümüzde yaşanan bilimsel ve teknolojik gelişmelerle, usturlaplar yerini modern astronomi aletlerine bırakmıştır.